Açıklama
Elinizde tutmakta olduğunuz bu olağanüstü habercilik seçkisi, üç yılı aşkın bir süredir Suriye’de devam etmekte olan şiddet ve umutsuzluk dolu olayların nasıl geliştiğini gözler önüne seriyor: Gün be gün katlanarak artan mezalim, yaşanan ıstırap üstüne ıstırap; hiçbiri ama hiçbiri, şu ana kadar bir sonuç vermiş durumda değil. Ülkenin hizipleşen gruplarının hepsinin eli kana bulanmış durumda; işkenceden tutun da zehirli gaza kadar hiçbir suç artık tabu sayılmıyor bu ülkede. Ölü sayısı sayılamayacak kadar fazla: BM’nin 2014 ortası itibariyle verdiği 190.000 can kaybının, tahmini ölü sayısına dair oldukça ölçülü tahminlerden biri olduğu söylenebilir sadece. Peki ya hayatta kalmayı başaranlar ne durumda? Yaklaşık 3 milyon sığınmacının Suriye’den kaçtığını ve milyonlarcasının da ülke içinde başka yerlere göçtüğünü dikkate alırsak, rakamların burada da hiç iç açıcı olmadığını söylemek gayet mümkün. Peki, işler bu noktaya nasıl vardı? Aslına bakarsanız bu sorunun yanıtını, The Independent’da yer alan ve ülkede yaşanan trajediyi gözler önüne seren bir dizi makalede bulmak mümkün. Patrick Cockburn, Robert Fisk ve Kim Sengupta gibi bölgede yoğun tecrübeye sahip ve alanlarında rakipsiz muhabirlerin öncülük ederek kaleme aldıkları olay kayıtları gazetemizde yer buldukça dünya, yaşanan bu pervasızlığı ve olayların içyüzünü görebilme imkânına kavuştu. Suriye’de yaşanan trajedi henüz sona ermiş değil. Kapanışın henüz sahnelenmediğini bile söylemek mümkün belki de. Ama günün birinde, tarihçiler, böylesine köklü ve görkemli bir medeniyetin nasıl olup ta bir harabeye dönüştürüldüğünü, yüz yıllık bir geçmişe sahip bölgesel bir yerleşimin nasıl da önemsiz bir hale getirildiğini, bir nesil dolusu masum sivilin perperişan bir savaş bölgesi içinde nasıl kısır bir döngünün içinde yaşamak durumunda bırakıldığını elbette kendilerine soracaklardır. Bizler, tarihçiler bu sorularla yüzleştikleri vakit, elinizde tuttuğunuz bu kitapta yer alan tanıklıkların ve analizlerin, değerli bir başlangıç noktası olacağına ve tarihe ışık tutacağına inanıyoruz.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.